Şeker tüketimi; vücutta bağımlılık meydana getirerek pek çok sağlık problemi meydana getiren bir maddedir. Pek çok besinin içerisinde yer alan bu madde, hayatımızda vazgeçilmez olarak görülürken birçok hastalığı da beraberinde getirmektedir.
Şeker Tüketimi Zararları Nelerdir?
Glukoz ve fruktozdan meydana gelen şeker, şeker pancarından elde edilmektedir. Yağ, protein, vitamin ya da mineral gibi herhangi bir besin ögesi içermemektedir. İçerisinde posa da yoktur ve vücuda gereksiz kalori sağlamaktadır. Uzmanlara göre vücudun beyaz şekere hiç ihtiyacı bulunmamaktadır. Rafine şeker ve mısır şurupları, vücutta karaciğer tarafından metabolize edilmektedir. Bu karaciğerin daha fazla çalışmasına neden olur. Fakat günlük hayatta tüketilen kaliteli karbonhidrat kaynağı olarak nitelendirilen tahıllar ve baklagillerden vücuda alınan şekerler ise glukoza dönüşür ve vücudun her hücresi tarafından kullanılır. Bu açıdan baktığımızda tahıllar ve baklagiller şeker ve rafine şeker, fruktoz gibi boş enerji meydana getirmemektedir. Bunlar vücuda herhangi bir zarar vermeden şeker ihtiyacını karşılar. Şekerin zararları konusunda bilgi verecek olursak;
- Kan şekerinin düşmesine neden olmaktadır. Şeker tükettiğiniz zaman vücutta anlık olarak şeker ihtiyacı karşılanmış olsa da birkaç saat sonra açlık meydana gelmektedir. Eğer ki şeker tüketimi bağımlılık haline gelmişse, tüketilmediği zaman baş ağrısı ve yorgunluk gibi kan şekerindeki ani değişimlerin neden olduğu semptomlar meydana gelir. Ayrıca insülin direncine neden olmaktadır.
- Eğer vücutta şeker molekülleri fazla olursa, proteinlere bağlanırlar ve yapısında değişilik oluştururlar. Buna glikasyon denmektedir. Bunun sonucunda ise kolajen ve elastin molekülleri hasar görür. Bu cildin esnekliğini etkiler. Şekerin cilde zararları kırışıklık, sarkma problemleri ile kendini gösterir. Şeker tüketimi insülin seviyesinin aniden yükselmesine neden olduğu için akne oluşumuna da neden olabilmektedir.
- Kan şekerinin uzun süre yüksek olması beynin küçülmesine neden olabilmektedir. Bu zaman içerisinde hafıza problemlerinin yaşanmasına neden olur. Ayrıca dikkat eksikliği ve öğrenme güçlüğü de söz konusu olur. Şekerin beyne zararları bilimsel olarak da kabul görmektedir.
- Kanser riskinin artmasına neden olmaktadır. Tüketilen sofra şekerleri hem gereksiz kalori alımına neden olur hem de koruyucu madde içermemektedir. Bununla birlikte insülin direncini ve obeziteyi tetikler. Bu da meme kanseri gibi bazı kanser türlerinin artmasına neden olur. Şekerin bilimsel zararlarına baktığımızda besinlerin glisemik yükü ile meme, kolorektal, endometrium ve pankreas kanserleri doğrudan bağlantı gözlemlenmiştir.
- Bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olan şeker, C vitamininin bağışıklık hücreleri tarafından yeterli şekilde kullanılamamasına neden olmaktadır. Bu da savunma sistemini zayıflatır ve pek çok hastalığın oluşmasına neden olur.
- Çağımızın en önemli hastalıklarından biri olan obeziteye neden olan şeker aşırı tüketilirse karaciğer onu yağ olarak depolar. Bu da kilo alımına ve zaman içerisinde obeziteye sebep olur.
- Şekerin bileşenlerinden biri olan fruktoz, karaciğerdeki trigliserid değerlerinin yükselmesine neden olur. Bu karaciğer yağlanmasına neden olur. Bununla birlikte şeker vücutta LDL olarak isimlendirilen kötü kolesterolü yükseltir. Bu da damar tıkanıklığına neden olur ve kalp krizi meydana getirir.
- Genel olarak şekerli besinler yediğimizde beynin serotonin üretmesi ve kişinin mutlu olması söz konusu olur. Fakat bu bağımlılık haline geldiğinde kişi şeker yemediği zaman mutsuz olmaktadır. Fazla şeker ve tatlı tüketimi sağladığında ise kilo alımı oluşmaktadır. Bu da mutsuzluk meydana getirmektedir.
Hücreler yaşlanmaya neden olan şeker tüketimi karaciğer ve böbrek hastalıklarını beraberinde getirmektedir. Beynin bilişsel fonksiyonlarını bozarak hafıza problemleri oluşturur. Bunların yanında ağız sağlığını olumsuz yönde etkiler ve dişlerde çürüme meydana getirir.
Şeker Tüketimi Nasıl Olmalıdır?
Tüketilen şeker miktarı sağlıklı yaşam için önemlidir. Günlük şeker tüketimi hesaplama yapacak olursak eğer, erkeklerin 35 gram yani 150 kalori, kadınların ise 20 gram yani 100 kalorilik şeker tüketmesi gerekmektedir. Hücrelerimizin görevini yerine getirmesi için şeker ihtiyacı vardır. Fakat bunu sağlıklı besinlerden doğal bir şekilde almak gerekmektedir. Kaliteli karbonhidrat kaynaklarından alınan şekerler vücutta daha yavaş sindirilmektedir. Bu durum şekerin ani bir şekilde kana karışmasını önler ve şeker yükselmesi meydana getirmez. Bundan dolayı şeker tüketimi sağlıklı şekilde olmalıdır.
Şeker Tüketimi Nasıl Azaltılır?
Uzmanların da belirttiği üzere vücudumuzun rafine şekere ihtiyacı yoktur. Eğer ki şekeri azaltmak için ne yapmalı diye merak ediyorsanız öncelikle çaya ve kahveye attığınız şeker miktarını azaltınız. Zaman içerisinde sıfıra indiriniz. Gazlı içecekler tüketmeyiniz. Çikolata, pasta, kek gibi tatlılar yemeyiniz. Paketlenmiş gıdalar alırken içerisindeki şeker oranına dikkat ediniz. Bal ve reçel yemeyiniz. Bunun yerine kahvaltıda mevsim meyvesi tüketiniz. Fast-food beslenmeyi bırakınız. Tuzlu yiyeceklerin şeker içerdiğini unutmayınız ve sınırlı tüketiniz. Yapay tatlandırıcılardan ve esmer şekerden uzak durunuz. Düşük glisemik indeksli gıdalarla besleniniz. Şekeri hayatınızda bir anda değil adım adım azaltarak ve alışarak çıkartınız. Zaman içerisinde ağız tadı alıştıkça aslında daha önce içtiğiniz içeceklerin ve yediğiniz yiyeceklerin ne kadar tatlı olduğunu fark edeceksiniz.