Siroz; karaciğerin ileri derecede hasar görmesi ve işlevlerini yerine getirememesi olarak tanımlanan bir rahatsızlık çeşididir.
Siroz Nedir, Ne Demek?
İç organlarımızın en büyüğü olarak tanımlanan karaciğer, asıl olarak kendini yenileyen bir yapıya sahiptir. Kanın her türlü ilaç, kimyasal ve alkolden arınmasını sağlayarak diğer organların görevlerini yapmasını ve vücudun yaşamsal fonksiyonlarını yerine getirmesini sağlayan bu iç organımız bazen birtakım hastalıklar nedeniyle bazense sebebi bilinmeyen nedenlerden dolayı zarar görebilir. Karaciğerin artık görevini yerine getiremeyecek ölçüde zarar görmesi siroz olarak isimlendirilmektedir.
Karaciğerin yapısal fonksiyonların birtakım bozuklukların meydana gelmesi sonucunda meydana gelen siroz, ilerleyen zamanlarda karaciğerde hücre azalmasının sonucunda daha da şiddetli etkiler meydana getirir. Zaman içerisinde sertleşir ve küçülmeye başlar. Karaciğerin sertleşen dokularda kan akışı oldukça zorlaşır ve kan damara ulaşamadığı zaman yeni damarların oluşmasına neden olur. Bu da karaciğeri olumsuz yönde etkiler ve siroz tamamen oluşmaya başlar. Tüm bu etkiler bağlamında karaciğer görevlerini yerine getiremez ve kanı temizleyemez. Bunun sonucunda karaciğer yetmezliği meydana gelir. Karaciğer vücudumuzun en önemli organlarından biridir. Zarar görmesi soncunda yaşamsal fonksiyonların yavaş yavaş sona ermesi durumu gerçekleşir.
Siroz Neden Olur? Sebepleri Nelerdir?
Siroz oluşumunun en önemli nedenleri arasında alkol kullanımı gösterilmektedir. Alkolün dışında bu duruma sebep olan diğer önemli nedenler hepatit B ve hepatit C gibi viral olarak nitelendirilen hepatit çeşitleridir. Bunların yanı sıra siroz hastalarının yaklaşık olarak %10-15'inde herhangi bir nedene bağlı olmadan ortaya çıkabildiği gözlemlenmiştir. Alkolden kaynaklı olmayan karaciğer yağlanmaları, safra yollarının iltihaplanması ve tıkanması, sürekli ya da uzun süre ağır ilaçların kullanılması, bakır ve demir gibi minerallerin gereğinden fazla şekilde vücuda alınması, kronik kalp yetmezliğinin oluşması ve vücudun kendi dokuların karşı antikor üretmesi durumunda ortaya çıkan otoimmün hepatitler siroza neden olabilmektedir.
Siroz Belirtileri Nelerdir? Nasıl Anlaşılır?
Erden dönemde çok fazla belirti vermeyen siroz, ilerleyen zamanlarda hastalığın şiddetine göre farklı belirtiler meydana getirmektedir. Bulantı ve kusma, iştahsızlığa bağlı olarak kilo kaybının meydana gelmesi, kronik olarak halsizlik görülmesi, bacaklarda şişlik ve ödem meydana gelmesi, asit birikmesi sonucunda karında şişlik oluşması, kansızlık, kaşıntı, sarılık, kas kaybı, kanın pıhtılaşmaması, ciltte morarma ve kanama meydana gelmesi, sinirlilik hali, kabızlık, gaz problemi, mide ağrısı gibi belirtiler bu hastalığın belirtileri arasında yer almaktadır.
Siroz Hastalığının Tedavisi Nasıl Yapılır?
Pek çok kişide görülebilen karaciğer sirozu A, B ve C olarak şiddetine göre sıralandırılmaktadır. A ve B sıralamaları karaciğer az hasar almıştır ve uzman bir hekim tedavisi ile çok uzun yıllar sağlıklı bir yaşam sürdürülmesi dahilinde iyileşme sağlanmaktadır. İlerleyişi oldukça minimum seviyeye inebilmektedir. Tedavide ilk amaç sertleşen dokuların ilerlemesini durdurmaktadır. Bu süreçte alkol kullanımı, gereksiz ilaç alımı gibi karaciğeri zorlayacak her türlü duruma dikkat edilmelidir. Bunların her biri siroz tedavisinin bir parçasıdır. C olarak sıralandırılan sirozda ise karaciğer ileri derecede tahribata uğramıştır ve nakil gerekmektedir. Eğer belirtileri varsa ve karaciğer probleminiz varsa uzman bir doktora başvurmalısınız. Böylece hastalığı ilerlemeden durdurabilirsiniz.