Diyafram yüksekliği; nefes darlığı semptomu ile kendini gösteren, yetişkin bireyler nadir olarak meydana gelen bir rahatsızlıktır. Tedavi edilmediği zaman ilerleyen dönemlerde yürüyüş ve efor sırasında taşikardi gibi rahatsızlıklar meydana getirmektedir.
Diyafram Yüksekliği Nedir? Sebepleri Nelerdir?
En önemlim solunum kaslarımızdan olan diyafram kasının tümünün ya da bir kısmının, kaburgaya bağlı olan bölgelerinin kalıcı olarak yükselmesi olarak ifade edilen diyafram yüksekliği, genel olarak erişkin bireylerde meydana gelen nadir bir hastalıktır. Birincil ya da sonradan kazanılmış frenik sinir hasarı sonrası meydana gelebilen bu rahatsızlık çoğunlukla sol diyaframda oluşmaktadır. Diyafram yer alan kas liflerinin yoğunluğunda belirgin bir şekilde seyrelme ve azalma meydana gelmektedir. Genel olarak bu durumla karakterize olsa da, diyaframda meydana gelen zayıflama sonucunda kasın görevi işlevselliğini yitirmeye başlasa bile, kas yoğunluğu normal sınırlarda kalabilmektedir. Diyafram felci olarak da nitelendirilen frenik sinir hasarı diyafragmayı uyaran sinirde meydana gelmektedir. Diyafram yüksekliği genel olarak bir sinir hasarı olmadan basit dejeneratif kas hasatlığı olarak ortaya çıkmaktadır. Bu rahatsızlık erkeklerde daha fazla görülmektedir.
Diyafram Yüksekliğinin Belirtileri Nelerdir?
Bu rahatsızlığın genel belirtisi nefes darlığıdır. Diyafram felci sonrasında hareketsiz kalan diyaframda fonksiyon bozukluğu meydana gelmektedir. İşlevi azalabilir ya da kaybolabilir Bu duruma akciğer ve boyun kökü ile diafragma arasında kalan torak duvarının uyum bozukluğu meydana gelir. Bunun sonrasında solunum bozukluğu ya da değişikliği söz konusu olur. Nefes darlığını hissettiren ve artıran faktörler bu şekildedir.
Diyafram yüksekliğinin belirtilerine baktığımızda bazı kişilerde kandaki oksijenin azalması söz konusu olabilir. Kanın normal gaz seviyesini koruyan normal hava giriş çıkışının gerekenin üzerinde gerçekleşmesi solunumsal alkaloza sebebiyet verir. Karın organlarındaki toraks duvarına karşı yer değiştirme etkisi akciğer hacminin azalmasına yol açar ve bunun sonrasında bazı hastalarda solunum sıkıntısı ileri derecede gözlemlenir.
Sol hemidiyafram yüksekliği meydana gelen kişilerde karın ağrısı, şişkinlik, mide ekşimesi, kusma, bulantı, kabızlık, geğirme ve kilo kaybı gidi semptomlar meydana gelebilmektedir. Belirtiler pozisyon değiştirmeye yönelik değişebilmektedir. Hastalık orta ve ileri dereceye geldiğinde göğüs kafesinin altında çökme meydana gelebilir. Eğilme ya da yatar pozisyona gelindiği zaman hissedilen ileri derede nefes darlığı hastalığın tanısında oldukça önemlidir.
Diyafram Yüksekliğinin tedavisi Nasıl Yapılır?
Genel olarak diyafram felci geçiren erikin bireylerin çoğunda bir belirti meydana gelmez. Akciğer grafisinde tesadüfen tespit edilen bu rahatsızlık belirtiler ile desteklendiğinde teşhis edilmektedir. Diyafram yüksekliği tedavisi için eskiden açık yöntemler kullanılmaktaydı. Fakat günümüzde ranstorasik ve transabdominal yöntemler ile tedavi gerçekleştirilebilmektedir. Diyaframın normal haline getirilmesi ve akciğer üzerindeki baskısının giderilmesi sağlanır.