Gebelik zehirlenmesi; kadınların ilk hamileliğinde ortaya çıkan, daha sonraki gebeliklerde de nadir olarak görülebilen, yüksek tansiyon, çoklu gebelik, 35 yaş üstü kadınlarda gebelik, obezite ve diyabet gibi nedenlerden kaynaklanan bir durumdur.
Gebelik Zehirlenmesi Belirtileri Nelerdir?
Normal bir zehirlenme ile herhangi bir şekilde alakası olmayan gebelik zehirlenmesi, hamilelik sırasında ortaya çıkan yüksek tansiyon ile ilişkili bir durumdur. Tıp dilinde preeklampsi olarak isimlendirilen bu durum, genel olarak gebeliğin 20. haftasından sonra ortaya çıkmaktadır. Hatta doğrum sonrasındaki ilk hafta içerisinde bile ortaya çıkabilmektedir. Tedavi edilmeyen gebelik zehirlenmesi, hem anne hem de bebek için oldukça ciddi sonuçlara meydana getirebilmektedir. Bu tarz bir durum ölüm ile de sonuçlanabilir. Bu tarz bir durum meydana geldiğinde bebeğin doğrulması gerekmektedir. Bebek doğduktan sonra da iyileşme zaman alabilmektedir.
Bazı durumlardan herhangi bir belirti vermeden ortaya çıkabilen gebelik zehirlenmesi, tansiyona bağlı oluşan bir komplikasyondur.
Gebelik boyunda annenin kan basıncı devamlı olarak kontrol altında olmalıdır. Yüksek tansiyon ani bir şekilde gerçekleşebildiği gibi yavaşça da ortaya çıkabilir. Gebelik zehirlenmesinin ilk belirtisi kan basıncında meydana gelen artış olarak kabul edilir. En az 4 saat arayla ölçülen ve iki seferde de 14/9 ve üstü olan tansiyon, anormal olarak kabul edilir. Gebelik zehirlenmesinin belirtileri; idrarda protein artması ya da böbrek problemlerinin oluşması, bilincin kaybolması, görme sorunlarının oluşması, mide ve karında ağrı oluşması, azalan idrar çıkışı, mide bulantısı, kusma, vücutta, el ve ayaklarda şişlik görülmesi, kandaki trombosit değerinin azalması, hızlı kilo alımı, yorgunluk, karaciğer fonksiyonlarının bozulması ve uzun süreli, şiddetli baş ağrısı olarak nitelendirilir.
Gebelik Zehirlenmesi Neden Olur?
Kesin olarak nedeni bilinmeyen gebelik zehirlenmesi, plasentanın tam olarak gelişmemesi durumunda ortaya çıkabilmektedir. Gebeliğin ilk aylarında plasentanın gelişmesi için ve yeterli kan gönderiminin sağlanması için yeni damarlar gelişmektedir. Gebelik zehirlenmesi durumu yaşayan kadınlarda bu damarların tam gelişmediği ve çalışmadığı gözlemlenmiştir. Bu yeni gelişen damarlar, normal bir damara göre daha incedir. Vücutta gelişen birtakım hormonal sinyallere farklı tepki verebilen bu damarlar, bazı nedenlerden ötürü farklı gelişir. Buna neden olan etkenler ise rahime yetersiz kan akışının sağlanması, kan damarlarında hasar oluşması, genetik özellikler ve bağışıklık sistemi problemleridir. Bunlardan dolayı plasentanın beslendiği damarlarda değişkenlik ve buna bağlı olarak zehirlenme oluşabilmektedir.
Hamilelik Zehirlenmesi Tanısı Nasıl Konur?
Doğru bir hamilelik zehirlenmesi tanısının koyulabilmesi için, gebe olan kadının öyküsü iyice incelenmelidir. Yaşı, ilk gebeliği olup olmadığı, vücut kitle indeksi belirlenmelidir. Ailesinde gebelik zehirlenmesi öyküsü bulunan kişilerde, böbrek hastalığı, hipertansiyon ya da diyabeti olanlarda bu konu için risk altında sayılmaktadır. Gebeliğin 11-13 haftalarında yapılan kan basıncı ölçümü hamilelik zehirlenmesinin olup olmamasının saptanmasında oldukça önemlidir. Doktor bu durumdan şüphelendiğinde kan sayımı ve birtakım testler ile tanı koyabilmektedir.
Gebelik Zehirlenmesinin Tedavisi Nasıl Yapılır?
Bu aşamada uygulanabilecek en önemli tedavi bebeğin alınmasıdır. Çünkü gebelik zehirlenmesi bebeğin gelişimini durdurmaktadır. Eğer zehirlenme hafif bir şekilde yaşanıyorsa tansiyon kontrol altına alınarak birtakım önlemler alınabilir. Eğer ki şiddetliyse tek çare bebeğin alınmasıdır.